Yazar: Tevfik Uyar

  • Kafkasya da kararsız denge

    500.jpg

    Çek Cumhuriyeti ve Polonya’ya füze kalkanı kurulmasını engelleyemeyen, Kafkaslarda ve Doğu Avrupa’da gerçekleşen devrimleri engelleyemeyen, Kosova’nın bağımsızlığında ağırlığını koyarak başarılı olamayan ve bugün de NATO kıskacı içerisine girme paranoyasıyla savaşan Rusya, bölge statükosunun korunmasındaki ısrarını bütün Dünya’ya gösterirken, eski arka bahçesinden bu kadar kolay vazgeçmeyeceğini ilan etmiş oldu.

    Geçtiğimiz günlerde hemen yanı başımızda patlak veren bir savaşın hayretini yaşadık. Öncesinde belirgin bir gerilim gözlenmeden patlayan savaş bir an için bir çok kimseyi şaşırttı. Ancak öncesinde gerilim olmadığı gibi bir sanıya kapılınmasının sebebi aslında gizli bir gerilimin süreğen olarak birikmesi ve bugüne dek ateş ile konuşmayan Rusya’nın davranışlarının kanıksanmış olmasıydı. Bölge ülkelerinin Sovyetlerden kopmasından bu yana süregelen Batı/Rusya egemenlik mücadelesi Rusya’nın ciddi bir tavır koymasıyla yeni bir sürece girmiş oldu. (daha&helliip;)

  • Havacılık Sadece Ticaret midir? – Türk Havayolu Firmalarının Acı Sonları


    Açıldıktan kısa süre sonra kapanan ya da ruhsatı iptal edilen firmalar hem sektörün özgüvenini sarsıyor, hem de arkasında işinden olmuş binlerce mağdur personel bırakıyor. Sorun nedir? Nasıl çözülür?

    Yakın bir zamana kadar havacılık bir çok ülke için milli bir meseleydi. Ülkelerin ilk havayolu şirketleri kurumlar olarak bizzat devletlerin kendisi tarafından kuruldu. 1933’te Havayolları Devlet İşletmesi olarak kurulan ve 50’lere kadar “Devlet Hava Yolları (DHY)” adı altında hizmet veren Türk Hava Yolları da bizim milli havayolumuz olarak görev yaptı, hala da bayrak taşıyıcı firma olarak semalardaki yerini koruyor. (daha&helliip;)

  • Sprawl Üçlemesi: Matrix Avcısı ve Kont Sıfır

    Bilim kurgunun en has ödüllerini toplamış olan William Gibson’ın efsane yapıtlarının oluşturduğu Sprawl üçlemesi (Neuromancer – Matrix Avcısı, Count Zero – Kont Sıfır, Mona Lisa Overdrive – Mona Liza) Altın Kitaplar tarafından Türkçe’ye çevrilip yayınlandı. Sağolsunlar ki bu kıymetli eserlere ulaşabildik… Ancak Matrix filminin meşhur olmasıyla, acelece yapılan bu çeviriler aynı zamanda bir eserin katli olmuş… Üstelik Türkçe de toplu katliamdaki maktüllerden… (daha&helliip;)

  • SankiDergi başka biçimde doğacak…

    Epey süre önce yapmayı bıraktığımız, Türkiye’nin ilk “dokunmatik” kültür sanat internet dergisi SankiDergi farklı bir formatla geri dönecek. Sitenin tasarımı üzerinde iki gündür çalışıyorum. Bu kez “Aylık Çevrimiçi Fikir-Sanat Dergisi” sloganıyla geliyoruz…

    http://www.sankidergi.com

    Tasarım hala sürüyor… Önerilerinizi beklerim.

  • Sıtmayı Kökünden Kazımak

    Genetik modifikasyonun çok daha mümkün hale gelmesiyle bilim adamları hayal güçlerinin uygulanabilir kısımlarının sınırlarını genişletti. Ancak hayaller birer birer gerçek olup kurgu dünyasını terk ederken, akla hayale sığmayacak olumsuzlukların hiç kurgulamadığımız bir şekilde dünyamızda dâhil olması riski var!

    Avrupa’nın ilk beş üniversitesi arasında yer alan Londra İmparatorluk Bilim Koleji (Imperial College of Science London) bünyesindeki bilim adamları günümüzde bile başta Afrika kıtasında olmak üzere milyonların kişinin ölümüne sebep olan sıtma ile mücadelede yeni bir yönteme başvurdular: Sıtmayı kökünden kazımak.

    Hayal gücünün sınırlarını zorlayan bu çalışma insanları genetik olarak sıtmaya karşı daha dirençli hale getirmenin risk ve zorluklarından kaçınarak, sivrisinekleri sıtmaya karşı dirençli hale getirmeyi temel alıyor. Genetik olarak modifikasyona uğramış yeni sivrisinek türleri sıtmayı kendi vücudunda yok ediyor ve böylece ısırmış oldukları insanlara da sıtma bulaştırmamış oluyorlar. (daha&helliip;)

  • İşte geldim…

    İnanılmaz yoğun geçen günlerin ardından yine bir kaç sonuç birikti. Her şeyden önce üç firma olarak katıldığımız büyük bir fuar atlattık. Hangarımızın restorasyonu tamamlanmak üzere. Buna paralel olarak simülatör de hazır olmak durumunda. Uçuş okulumuzda yeni başlayan fakültedaşım Ataç Tunç ile beraber simülatörün mimarisini epey inceledik, bir yandan kurcaladık; ama hakikaten uçuş yapması çok zevkli. Bu ayın sonunda Fransa’ya gitmem yine gündemde. Hatta şart!

    Fuar ise  bir çok bakımdan verimli oldu. Dergide de yeni bir yapılanmaya gidiyoruz… Fuardan bir demet resmi aşağıya koydum.

    Selamlar, sevgiler, saygılar…

  • Aviation Türk 4. Sayısı

    Aviation Türk 4. Sayısı Çıktı!

    Aviation Türk Haziran sayısı çıktı! Havacılık sektöründeki petrol krizini ayrıntılı olarak işleyen dördüncü sayımızda yine birbirinden ilginç konularla karşınızdayız.

    Ayrıntılı bilgi için tıklayın…

  • Aşkence

    Bir gün zamanın “solcu gençlerinden” birisi anlatmıştı… Bir işkence öyküsüydü aslında… Farklı görüşlere sahip bir kaç kimsenin memleket paydasında buluşarak, bir kaç on sene öncesini bugünün gözüyle değerlendirdiği, ancak dertlenilip de “neler çektik” kısmına geldikleri kısımdı… Bir işkence öyküsüydü aslında.

    Bahsi geçen kişiyi bir bahane ile götürmüşler yerin bir kaç kat altına… Tehlikenin nereden geleceği de belli değil, kimin ne yapacağı da… Bağlısınız. Gözleriniz bağlı… Muhtelif yerlerinize muhtelif darbeler iniyor… “ama…” diyordu… “ama kulaklarınıza bağıran başka insanların sesi geliyor, siz de bağırmaya başlıyorsunuz ve bağırmaktan utanmıyorsunuz artık…”. Belki en güzel yeri buydu o acılı hikayenin… (daha&helliip;)

  • Film Müzikleri

    Kimi zaman sırf müzikleri için filmleri defalarca izlediğiniz olmuş mudur? Eminim bir kısmınızın olmuştur. Bir sahnenin eksik öğesi, sanırım arkaplanı. Müzik dediğimiz de zaten illa ki nizami notalar dizgesi de değil. Bu bir rüzgar, yağmur ya da deniz sesi de olabilir. Eğer yoksa böyle bir artses, müziğe başvurulabilir; ya da her ikisine. Yağmur sesiyle beraber tiz bir piyano sesinden etkilenecek çok insan vardır. (daha&helliip;)

  • Aydınlığa Somurtu

    aydinliga-somurtu-ortaboy.jpg

    Aydınlığa Somurtu

    Yaklaşık 3,5 saatimi alan bir Photoshop çalışması. Bir kaç hazır fırça kullandım ama en zor kısmı ambiyansın objelerle uyumluluğunu sağlamak oldu. Gradyanın çapraz olması ilk aşamada yerleştirdiğim objeleri göze batırdı ama ufak tefek düzenlemelerle nesneleri oturttum.

    Yorumlarınızı esirgemeyin…

    Bir de;
    Tıklayınca büyür… :)

  • Elveda Beşiktaş

    İstanbul’a ilk geldiğimde bir kurs için İTÜ’nün Gümüşsuyu kampüsündeki yurtlara yerleşmiş, ilk çay içme turunu da Elif Koç ve Melis Küçükoğlu ile Beşiktaş’ta, Kadköy iskelesinin yanındaki o çay bahçesine düzenlemiştim. Benim için Beşiktaş macerasının başlangıcı budur. O tarihten sonra “bir ev tutarsam Beşiktaş’ta tutacağım”cı oldum. (daha&helliip;)

  • Yoğun Günler

    İnanılmaz yoğun bir haftayı ancak atlatabildim. Bu dönemde ihmal ettiğim kişi ve nesneler beni affetin. Ancak hem derginin yeni sayısının çıkış sancısı, hem yeni aldığımız simülatörün test ve kurulumu, hem bunu kurmaya gelen Kanadalı arkadaşa göz kulak olma işlemi, hem apron kartı işlemleri, hem yeni ev arama ve daha da önemlisi “bulma” ve “kontrat imzalama” işlemleri -ki bu da haftaya taşınmak gibi bir derde sahip olacağım anlamına geliyor-, hem yurtdışı seyahatine gidiyor olmam -ve onun da üç günde üç şehri kapsayacak kadar yoğun olması- gibi meseleler üst üste geldi. Daha da unuttuğum varsa, bu yoğunlukta unutulması hoş görülmeli diye düşünüyorum. (daha&helliip;)