Ay: Eylül 2014

  • RAHAT UYU NEŞET DAYI

    yazar:

    kategori:

    Büyük usta Neşet Ertaş aramızdan ayrılalı 2 yıl oldu. Neşet Ertaş, “şark kurnazlığının” tam tersinde, karşı tarafında duran insandır. Gariban Anadolu’dur. Sanatını içini dökmek ve karnını doyurmak için yapar. Boğazdan villa almak ya da “löküs” arabaya binmek için değil. Bir belediye tarafından konser biletinin ne kadar olması gerektiği sorulduğunda “gençlerin bi cıgara parası var onu…

  • Reading Hapishanesi Baladı

    yazar:

    kategori:

    Oysa herkes öldürür sevdiğini Kulak verin bu dediklerime, Kimi bir bakışıyla yapar bunu, Kimi dalkavukça sözlerle, Korkaklar öpücük ile öldürür, Yürekliler kılıç darbeleriyle Kimi gençken öldürür sevdiğini Kimi yaşlı iken Şehvetli ellerle boğar kimi Kimi altından ellerle Merhametli kişi bıçak kullanır Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur. Kimi yeterince sevmez Kimi fazla sever Kimi satar kimi…

  • ALGIDIR YANILIR, DİLDİR YALAN SÖYLER

    ALGIDIR YANILIR, DİLDİR YALAN SÖYLER

    Şimdi ıssız bir adaya düşecek olsanız siz yine aynı siz olur muydunuz? Ya da üç yıldır bir dağ köyünde yalnız yaşıyor olsa idiniz, alışkanlıklarınız ve huylarınız şimdiki gibi mi olurdu? Daha güncel bir soru soralım: Yanlış olduğuna, haksızlıkta bulunulduğuna ve insani olmadığına adınız kadar emin olduğunuz bir olayın savunucularının bulunduğunu görerek hayrete düşüyor musunuz? Hepimiz…

  • AKIL, VİCDAN VE KÜLLİYEN DEPRESYON.

    AKIL, VİCDAN VE KÜLLİYEN DEPRESYON.

    Çevremdeki pek çok kişi bir çeşit buhran içerisinde. Moralleri bozuk. İşlerini severek yapmıyorlar; hatta bir kısmının işe bile gidesi gelmiyor. Bir bezmişlik, bir yılmışlık… “Nasıl oluyor da tanıdığım pek çok insan aynı dönem içerisinde bu benzer duygudurumuna sahip oluyorlar” diye düşündüm ve sanırım yanıtı buldum. Yüksek lisansımda iş tatmini çalıştım. İş tatmini organizasyonel davranışın önemli öğelerinden…

  • Ruh Eşi, Sabahattin Ali.

    yazar:

    kategori:

      “Bir ruh, ancak bir benzerini bulduğu zaman ve bize, bizim aklımıza, hesaplarımıza danışmaya lüzum bile görmeden, meydana çıkıyordu. Biz o zaman sahiden yaşamaya, ruhumuzla yaşamaya başlıyorduk.”, Kürk Mantolu Madonna, Sabahattin Ali.

  • ŞÜPHE… ŞÜPHE… ŞÜPHE… BLACK MIRROR 3/3.

    ŞÜPHE… ŞÜPHE… ŞÜPHE… BLACK MIRROR 3/3.

    Rahatsız edici bir şey izlemek ister misiniz? Çok kere telaffuz ettiğim cümleler… Yalnızca gerçekler tutarlıdır. Sadece gerçeğin çeşitli yönlerden yapılmış birden fazla açıklaması birbiriyle tutarlılık gösterir. Bir yalan söylenmişse ya da sahte bir durum inşa edilmişse, o sahteliğe ait olup fark edilen her açık kapatılmaya çalışılırken yeni bir yalan söylenir ve yeni bir sahtelik inşa edilir. Ancak bu…

  • EMİRDAĞ AĞITLARI-2: “ALAKÖPEK CANLARIMIN YARISI”

    yazar:

    kategori: ,

    Geçtiğimiz günlerde EMİRDAĞ AĞITLARI VE İKİ AVŞAR AĞIDI adlı yazımda değindiğim, notlarımı kaybettiğim için detaylarına erişemediğim bilgisiyle birlikte sunduğum bir ağıt mevcuttu. Sonunda ağıdın sırrı çözüldü. 2001 yılında yaptığımı söylediğim Emirdağ ilçesine ait web sitesinde ziyaretçilere bildikleri ağıtları ve manileri gönderme çağrısı yapmışım. Alaköpek ağıdı da bana şu notla birlikte gelmiş: Merhaba.Ben Hasan Kağan Yayla.Kelüsüklerden…

  • “Üç büyük yanlış”, Galaktik Tiyatro

    yazar:

    kategori:

    Galaktik Tiyatro hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak ve satın almak için: http://www.entropolkitap.com/kitap/galaktik-tiyatro/

  • NEREDE GÜNEŞ ORAYA YERLEŞ

    NEREDE GÜNEŞ ORAYA YERLEŞ

    Fosil yakıt tüketiminin çevreye zarar vermesi, enerjinin pahalanması, taşınabilir cihazlara olan alışkanlığımızın artması -ve akıllı telefonların şarj dayanımlarının son derece kısa olması- güneş enerjisi çözümünü bizler için giderek daha cazip hale getirmekte. (Zira üç ay önce güneş enerjisi ile de şarj edilebilen taşınabilir bir şarj deposu alarak ben de cep telefonunu güneşten şarj edenler arasına katılmış…

  • AĞAÇ ÖLÜRSE HERKES ÖLÜR

    AĞAÇ ÖLÜRSE HERKES ÖLÜR

    Toprağa su yürür… Toprağa yalın ayak. Ve insan elbet bir gün anlayacak: Toprak insanın. Toprak da yalın ayak. Tevfik Uyar   Tarih: 2250, Yer: Zamonia’da Bir Okul Öğretici sınıfın kapısında belirince az önce gürültülü bir şekilde yaramazlık yapan on iki çocuk bir anda susuverdi. “Varkalım Tarihi” dersi öğretmeni Aldebaran Sorgun biraz bekledikten ve sınıfı süzdükten…