4. Ulusal Tasarım Kongresinden Notlar

Türkiye’nin ilk ve tek hakemli kongresi Ulusal Tasarım Kongresi’nin dördüncüsü, bu yıl “Tasarım ve Kriz” temasıyla gerçekleştirildi.

Daha önce de yine buradan haber verdiğim üzere ben de kongrenin ilk gününde “Havacılık Sektöründe Krizle Mücadele Yöntemi Olarak Tasarım” adlı çalışmamı sundum. Çalışmanı PDF olarak indirmek ve incelemek isteyenler için aşağıda linkini sunuyorum. Ancak kongre hakkında bazı önemli notları da siz değerli okurlarıma aktarmak istiyorum:

İstanbul Teknik Üniversitesi, Endüstri Ürünleri Tasarımı bölümü tarafından gerçekleştirilen organizasyon, yine bu bölümün bulunduğu İTÜ Taşkışla Kampüsü, Mimarlık Fakültesi binasında gerçekleştirildi. Benim beklediğimin çok çok ötesinde vasat olan organizasyondan madde madde notlar aktarmak gerekirse:

– Kongrenin gerçekleştiği salonların etrafındaki tuvaletlerde peçete, kağıt havlu vb. hiçbir şey yoktu.
– Çay arası denen saatlerde salonların önündeki masalar boştu. Katılımcılara sadece açılış anında çay-kahve dağıtıldı. Bir de konuk konuşmacının geldiği saatte. Yani “şekilcilik” ön plandaydı.
– Bildiri kitabında tüm bildiriler elbette ki vardı, ama çağ olarak iletişim teknolojilerinin ilerlediği bir çağdayız. En azından kongredeki oturumların kamera ile kayıt altına alınması gerekirdi diye düşünüyorum. Yapıldıysa –özürdilerim- haberim yok…
– Kongre’nin bildiri ile katılım ücreti 100 TL, bildirisiz katılım ücreti 150 TL idi. Ancak kimin ödediği, kimin ödemediği belli değildi. Ben ödedim, ama sorduğum bazı başka katılımcılar ödememişti. Yine bildirisiz olarak katılanlardan ödeyen de görmedim.
– Bu ücretler –eğer ödendiyse- ödenmesine rağmen öğle yemeğinde bildirili-bildirisiz kim katıldıysa 4,5 TL yemek ücreti alındı. Böyle bir organizasyon için bence “ayıp” kavramının karşılığıdır.

Kongrenin tek güzel tarafı, meraklı, hevesli, bilinçli fakülte öğrencilerinin kongreyi başından sonuna kadar takip etmesiydi. Bizler gençlerimiz için faydalı olabildiysek ne mutlu. Zira kongreden sonra bana gelip teşekkür eden öğrenciler, kongrenin tüm aksaklıklarını unutturdular.

Hatta bir öğrenci İzmir’den sırf bu kongre için İstanbul’a gelmişti. Kongreden sonra geldi, merak ettiklerini sordu… Ne kadar güzel! O kadar yolu tep, kongredeki konuşmacıları dikkatle dinle, hatta bir de kongre sonrasında yakala, sorularını sor… Tebrikler… Ancak kendisi de herhalde kötü organizasyonun yarattığı saygısızlık havasından bozulmuş.

İşte, Türkiye’nin temel meselesi: Yapılmak için yapılması…

Umarım buradaki eksiklikleri kendileri de görmüşlerdir… “Amaaaan, biz düzenledik, oldu” demedilerse…

Bildirim için lütfen tıkayın:
http://www.savunmasanayi.net/UTK_Uyar.pdf

İyi haftalar.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir